Sevgililer için her gün özeldir

küçük kadınlarîn sevilen çifti Hande Soral ve burak Sağyaşar ile sevgililler bününe özel bir çekim yaptık.çiftin size bir de sevgililer günü mesajı var

Aşk sizin için ne ifade ediyor?
B:bence aşk iki kişinin tek kişiye dönüştüğü şeydir.
H:aşk benim için iki olmak,birlikte aynı şeyleri hissediyor olmak.aşk farklı bir biyoloji bence.herkes yaşamalı

Hiç aşık oldunuz mu?
H:evet
B:ben de oldum

En son ne zaman oldunuz?
H:son zamanlarda olmuştum
B:benim de öyle.çok uzun zaman olmadı

Aşk yüzünden yaşadığınız kötü bi olay var mı?
B:aldatılmıştım.ankaradan istanbula gelip bi yeri bastığım oldu.kavga çıkardım.çok da seviyordum ama hiç sevilmediğimi gördüm.en kötü şey aldatılmaktı.bi kere oldu ama artık olursa da umursamayacak kıvama geldim.bence seven insat aldatmaz(bu da utku™ lere kapak olsun)
H:aşk çok güzel bi duygu.aşkın içinde kötü bir şey olmamalı.bunu kendime yapmam,böyle bi şeyi yaşamama da izin vermem.çok şükür körü bi olay yaşamadım.aşık gerçekten bir ömrü var
B:bence yok.annemle babam hala birbirlerine aşık
H:sevgiye dönüştüğü zaman daimi bir süreç oluyo.yani aşk bitebiliyor.karşımdaki kişinin hareketleri bir süre sonra beni rahatsız ediyosa o zaman aşk bitmiş oluyor demektir

Aşk için yaptığınız en büyük çılgınlık nedir?
B:çılgın bi yapım yok.ben 20 yaşıma geldiğimde ilk defa bi kıza gül almışımdır.sürpriz olarak,çılgınca yaptığım bi şey olmadı.olursa da evlenme teklif ediceğim kişiye yaparım diye düşünüyorum
H:aşık olduğum zaman o an ne hissediyosam,ne istiyorsam her şeyi yaparım.en çılgınca şey karşımdakine onun bana karşı olan duygularını bilmeden "sana aşığım" diyebilmem.hiçbir zaman da sakınmam (heala hande kim tutar seniii)

Sevgililer gününe yalnız mı giriyorsunuz?
B:ben bu konuda bir şey söylemek istemiyorum (kesin yalnız girmiyodurr)
H:ben yalnız giriyorum

Bugüne kadar yaşadığınız en güzel sevgililer günü hangisiydi?
B:hiçbir zaman sevgililer gününde sevgilim olmadı (vah bahtsız kuş )
H:benim için sevgililer günü özel bi gün değil.trendy okurları için bi araya geldik ama gerçekten sevgilin varsa her gün özeldir.önceden bi sevgilim vardı ve tüm sevgililler günü'm onunla geçti.ilk defa yalnız olacağım.benim için bu günün hiçbir anlamı yok

Hayalinizdeki tipler nedir?
B:benim kafamda çizdiğim biri yok.çok inandığım bi söz vardır 1umarsan küsersin" kendini şartlandırdığın modelle değil de başka biriyle evlenirsen bu pek sağlıklı olmaz
H:hayalimde kimseyi çizmiyorum.çünkü çizdiğiniz gibi olmuoyr.esmer severim derken sarışın beğeniyorum.sarışınlardan hoşlanıyorum derken kumral seviyorum.tipim ya da tarzım yok.bence kimsenin yoktur.gönül kimi seviyorsa o senin için en güzel oluyor (mesela hande bence en güzell)

Yerli ya da yabancı ünlülerden biriyle aşk yaşamak isterseniz kim olurdu?
B:şu an aklıma gelmiyor
H:josh holloway ile isterdim.görünüş olarak söylemiyorum.karısına çok sadık olduğunu bildiğim için aşk yaşayabileceğim biri olarak düşünüyorum

Hiç aldattınız veya aldatıldınız mı?
B:aldatıldım ama aldatmadım.ben uzun ilişki yaşamadım.en uzunu 8 ay sürdü.çok yeni olduğu için aldatmayı da düşünmedim ama heralde yapmam
H:haberim olmadan aldatılmış olabilirim (kıs seni kim aldatsın)aldatmayı düşündüğüm an o ilişki kafamda bitmiştir.çünkü benim aklımdan başkası geçiyodur.kafamda da bittiyse gider bitiririm,aldatmam

Hiç Pltonik aşık oldunuz mu?
B:evet.çok uzaktan çok sevdim.gittim,geldim,uzaktan izledim.sordum ama bi sebebi olmamasınarağmen istemedi.ben platonik aşkı içimde yıllarca yaşatmam,bitiririm.
H:evet platonik aşık oldum.ama platonik kalmadı.ben aşıksam gider söylerim.çok ulaşamayacağım yerde de olsa söylerim.bi şeylerhissediyosam boşa değildir.mutlaka karşı taraf da da bişey vardır.ben de söledim ama olmadı

Genelde kızlar söylemezler...
H:konu aşk olduğu zaman böyle bi ayrıntımın olduğunu düşünmüyorum.aşık olduğum zaman hiç beklemem.uzak durmak gibi stratejim yoktur.aşkın öncesi sonrası yoktur.ben sevdiğimi söylüyorsam mutluyumdur.önemli olan da benim mutluluğum
B:ben de karşıyım ona.erkek çok sevse de söylemesin diye bişi yok

Trendy okurları için sevgililler günü'ne özel bi mesajınız var mı?B:"sevgilim yok,tek geçireceğim"diye üzülmesinler.ya da mutlaka bi şey yapma ihtiyacı hissetmesinler.bi gün okuldan dönerken aldığı çiçek,sevgililer günü diye ona çiçek alınmasından daha iyidir.ben olsam öyle mutlu olurdum (demekki birine çiçek alıyo )
H:sevgililer günü artık ticari oldu.sevgilin varsa her gün özeldir.yoksa da 14 şubat'ın 13 şubattan farkı yoktur ayrıca 3 şubat benim doğum günüm. trendy ekibi,burak'ın da katkılarıyla benim için çok güzel bi süpriz hazırlamış.hepinize çok teşekkür ediyorum

İYİ Kİ DOĞDUN HANDE!
keyifli geçen fotoğraf çekimi ve röportajdan sonra hande'ye güzel bi doğum günü süprizi yaptık.hande sevgililer günü çekimi bittikten sonra bi anda karşısında doğum günü pastasını görünce hayretler içinde kaldı.ardından da böyle bi süprizi hiç beklemediğini,çok mutlu olduğunu söyleyerek mumları üfledi.üflemeden önce tuttuğu dileği ise bi türlü öğrenemedik!biz de trendy ekibi olarak Hande'ye nice mutlu yıllar diliyoruz (handesoral.org ve armi™ olarak biz de doğum gününü kutluyoruz...)

Oyunculuğa nasıl başladın?
10 yaşımdan beri bu mesleği yapıyorum.Fransız okulunda okurken bir çok tiyatro festivalleri ve amatör tiyatro grupları kurdular.Turnelere katıldık.Oradaki oyuncu koçlarındandersler aldıık.16 yaşındayken liseler arası tiyatro festivalinde 'EN İYİ ERKEK OYUNCU' ödülünü aldım.Ödül almam beni biraz daha yüreklendirdi.İstanbul'a yerleştikten sonra da gaye sökmen ajansa gittim.Molped ve Ülker Rocco reklamlarıda ve 'YEMİN' adlı dizide oynadım .Şuanda 'küçük kadınlar' da devam ediyorum.
Neden üniversitede oyunculuk üzerine bir eğitim almayı tercih etmedin?
Konservatur sınavlarına hazırlanmıştım.Hatta tekslerime kadar herşey hazırdı. Ama son dakika Galatasary Üniversitesine karar verdimve sosyoloji bölümüne girdimç
Oyunculuk üzerine bir eğitim almayı düşünüyor musun?
Kamera oyunculuğualdım.Ama;"Tam olarak piştimédiyemem.Oyuncu koçum Uğur Demirpehlivan'dan hala dersler alırım.
Kendini yetenekli olarak görüyormusun?
Ben hiçbir zaman :"Çok yetenekliiyimçok iyiyim"diye birşey söylemdim.Ama severek yaptığım için galiba o da yüzüme yansıyor.
"KÜÇÜK KADINLAR"dizisiyle bir anda genç kızların idolu oldun.Bu durum hoşuna gidiyor mu?
İlk zamanlarda bunları kuzenlerim takip ediyordu.Ben takip edince bir kitle oluşmaya başladığını gördüm.Bu kadar kısa sürede izleyenleriminsevenlerimin olması çok güzel bişey.=)
İlerleyen zamanlarda da böyle devam etmesini ister misin?
"Sadece kızlar ya da erkekler olsunbütün kızlar beni beğensinédiye bir arzum yok.Ama tabiii kide bundan sonraki projelerimde de beni desteklemelerini isterim.Bir nevi onlar bizi duyuruyor.
Kedini yakışıklı mı buluyorsunyoksa sevimli mi?
Böyle şöyle sorulduğunda çok utanıyorum.Ben aynanın karşısına geçip;"Yakışıklıyım ya da sevimliyim"gibi laflar söylemem.Ama sevimli olduğumu söylüyorlar.
Akrep burcusun.Akrep burcu olan kişiler genelde kinci olurlar.Sende kim besler misin?
Kin duyarmıyım bilmiyorum.Ama yapılanı unutmuyorum.Karşımdaki kişiye içimde kin beslemem.Ama o kişinin bana yaptığı bir kötülüğü de asla unutmam.
İlk aşkını ne zaman yaşadın?
13-14 yaşlarında oldu.Çok kapıldım ve çok dilim yandı.
Peki şu an hayatında birisi varmı?
Yok.
Hayranlarından gelen tepkiler nasıl?
Çok kibarcanazikçe beğendiğini söyleyenler dehayal gücü çok gelişmiş insanlarda var.Hepsini okuyorum

Modellik yapmak nereden aklına geldi?
Annem Nilgün Sağyaşar yapımcı. Senelerce bana karşı çıktı. Oyuncu olmamı istemiyordu. İnatlaştık onunla. İstanbul’a gelir gelmez, Gaye Sökmen’le anlaşma yaptım. Gaye Sökmen beni bir sürü işe gönderdi. İlk başta umutsuzluğa düştüm. 150 tane işe gittim hiçbiri olmadı, ama yavaş yavaş öğrendim. İlk kez Molped reklamında oynadım. Sonra devamı geldi. Ülker Rocco, Pepsi Max derken, Fox’ta “Yemin” dizisinde oynadım. Şimdi de D Prodüksiyon yapımı, Kanal D’e yayınlanan “Küçük Kadınlar”a oynuyorum.

Arabalardan bahsedelim biraz, sen kesin araba delisisindir
Arabalara bayılırım. Citroen C5 var bende. Büyük araba hastasıyım, en çok da jip severim. Lincoln Navigator olabilir. Navigasyon sistemli arabalar süper çünkü. Gideceğin yolu tarif ediyor size, “sağa dön, sola dön” diye Ama ben bunun biraz daha geliştirilmesini ve gideceğim yere arabanın direk beni götürmesini isterdim. Simsiyah devasa bir arabanın sesini, saatlerce kulağımı motora dayayıp dinleyebilirim. Çok seviyorum o sesi

Motor hevesin var mı?

Denedim. Çok büyük bir motor verdiler bana, kayıp düştüm, nefret ettim motordan Jipte, büyük arabada daha güvenli hissediyorum kendimi.

Şimdi gözleri kapat ve 2050 yılına ışınlandığını düşün. Neler görmek isterdin?

Uçan arabalar! Böylece trafik sorunu azalır ve yollar bana kalır. Ben araba kullanmayı çok seviyorum çünkü.

Biyonik kadınlar da olsun mu?
Hayır Bir filmde görmüştüm, adam kafasına bir şey geçiriyor ve istediği kadınla hayali olarak beraber oluyor. Bu kötü bence. Makineye girip de böyle bir şey yaşamak istemem
Işınlanmayı çok isterdim. Gerçi kimseyi kontrol edemezsin o zaman

Hayden Christensen’in “Jumper” filmini izledin mi?

Evet izledim. Çok güzeldi.

Uzaya gitmek ister misin? Mars’a örneğin

Şu koşullarda gitmem. Uzay turizmi yaygınlaşırsa, güvenirsem, giderim belki.

Peki, bir uzay turisti olsan, hangi gezegeni görmek isterdin?

Venüs. Oraya gidip şu kadınları çözmeye çalışır, bir de oradakilere bakardım

Evinde bir robot var diyelim… Neler yapsın?

Beni soysun, duşa soksun, başımı yıkasın, masaj yapsın, giydirsin, yatırsın. Sonra sabah kaldırsın beni işe yollasın Arada bir sohbet etsin, dertleşsin, dinlesin. Çalsın, söylesin, eğlendirsin beni Çok güzel olurdu, her işi halleden bir robot.

Dünyadaki bütün kadınlar birden yok oldu diyelim… Onların yerine de robot kadınlar, androidler geldi. Bu kadınlara istediğin programı yüklüyorsun, sen onu nasıl bir kadın yapardın?
Mekanik şeyleri sevmem diye tahmin ediyorum, ama sarışın düşkünlüğü var bende. Hep sarışın mavi gözlü kızları beğendim, ama en çok aşık olduğum kız esmerdi. O yüzden buna bile karar vermek zor

Karakter olarak nasıl olsun?

Sadık olsun, beni aldatmasın yeter. Öyle tutucu bir adam değilim, ama o robota direkt onu yüklerdim. Sadece beni görsün. Ayrıca eğlenceli, komik olsun ama arada sırada benimle tartışsın ve sesini çıkartsın. “Ben bunu istiyorum” desin. Yoksa monoton olur, kadınlar hep daha üstündür bu bilinen bir şey.

Oyunculukla ilgili hayallerin neler?
Daha çok oyunculuğumla konuşulmak isterim. Sinemada benim oynadığım filmi izleyen bir çift, bir sahnemden etkilenip aşk hayatlarında bir şeyi değiştirsinler. Yaptığı bir hatayı, benim oynadığım bir kötü adam rolü sayesinde fark etsin ve bunu düzeltsin. İnsanların hayatında bir rolüm olsun istiyorum. O kadar da öğretici filmler olsun istemem, ama öyle bir rolde oynayayım ki, insanların hayatında küçük de olsa bir şeyler değişsin.

Hangi filmde, hangi rolde oynamak isterdin?

“Kabadayı” geldi aklıma hemen. Ben Kenan İmirzalıoğlu’nu çok iyi buluyorum. Onun yolundan gitmek isterdim, ama benim yüzüm buna pek uygun değil. Çünkü Türkiye’e kemik yapısı iri adamlar, kötü adamları oynuyor. Temiz yüzlüler hep aşk filmlerinde yer alıyor. Yurtdışında böyle değil.

Burak Sağyaşar


Doğum Yeri : Adana
Cast Ajansı: Gaye Sökmen Ajans
Eğitimi : Galatasaray Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nde
Oynadığı diziler
Küçük Kadınlar 2008- Utku Deviren
Yemin 2007- Mahir
Dizideki rolünden bahseder misin biraz?
Utku karakterini canlandırıyorum.Zengin bir ailenin çocuğuyum.Parasının arabasının lüks imkanlarının olmasını çok doğal hakları olarak görüyor ama özünde iyi bir çocuk.

Özel hayatında Utku'ya benzer misin?
Hayır

Okul durumun nedir?
Galatasaray Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nde okuyorum.Bu okulu çok istiyordum.

Bu üniversiteye gidenler en az üç dil biliyor...Sen ne durumdasın?
İngilizce Fransızca ve İtalyanca Galatasaraylıyım zaten çok severim Cimbom'u.

Günümüz modern yaşamından ve teknolojik gelişmelerden memnun musun?
Memnunum ama teknolojinin kötü amaçlar için kullanılmasından hoşlanmıyorum.İnternet var ve bu herkese çok büyük bir hürriyet sağlıyor.İsteyen istediğini yükleyebiliyor.Kötü amaçla kullanıldığı zaman hiç hoş olmuyor.İnternete girip herkes bir site kurabiliyor.Seni sevmeyen birisi hakkında çok kötü şeyler de yazabilir.Buna inanan bir kitle de olursa hiç hoş olmaz.Bu kontrol edilemez bir durum.Şifre koyuyorlar iki gün sonra o şifreyi kıracak bir program yapıyorlar.Bunun önüne geçmek imkansız gibi.Ama bunun dışında çok büyük yararları var.

Nedir onlar?
Bir şey araştırmak istiyorsanız biri hakkınad bilgi edinecekseniz bunu anında yapabilirsiniz.

Facebook sayesinde hepimizin barkodu var artık!
Zaten FBI ve CIA "Yıllardır böyle bir şey yapmaya çalışıyorduk bravo size" demiş!Biz onlara bilgilerimizi ellerimizle verdik.Herkesin ne yediğine ne içtiğine kiminle arkadaş olduğuna hangi burç olduğuna nerede oturduğuna buradan ulaşabiliyorlar.O kadar da iyi değil aslında.Özel hayatın bu kadar içine girilmesi pek hoş değil.

En çok hangi teknolojik aletlerden yararlanıyorsun?
Telefon manyağı bir adamımdır.Ayda bir telefonumu değiştiriyorum.Yeni bir bluetooth kulaklık çıktı hemen gider alırım.Bir de kalem delisiyim bunun bir anlamı yok ama.Ne yazarım ne de çizerim ama kalemleri çok severim.Bilgisayarla aram çok iyidir.Play Station'ı çok severim.evde güzel bir televizyon var.Yeni çıkan bütün şeyleri denerim.

Bir teknolojik alet icat etseydin bu ne olurdu?
Saniyede ses tellerimi değiştirecek ve bana her dili konuşturacak bir çip yapardım.Kafama takar takmaz istediğim milletin dilini konuşurdum.Bir de ekstra hafıza kartı takabilsek beynimize süper olurdu.

Bugüne kadar icat edilen en faydalı teknolojik alet ne sence?
Telefon sanırım.Ne kadar uzak mesafede olursak olalım iletişim kurabiliyoruz insanlarla.

Herkese bu kadar kolay ulaşabilmek çok iyi bir şey mi sence?
İyi bence.Sence değil mi?

Bir açıdan kötü ne kadar yakın olursak o kadar uzak oluyoruz birbirimize!
Aslında çok doğru.İki katlı bir evde alttan üst kattaki kardeşini telefonla arıyor artık insanlar."Bana bir tost yapıp gelir misin" gibi diyaloglar için!Ama şunu da yapanlar var; ucuz bir telefon hattı alıp saatlerini kulaklarında telefonla geçiriyorlar.

Yakında görüntülü telefonlar çıkıyor ne yapmayı düşünüyorsun?
Koşup almayı düşünüyorum.

Kız arkadaşın var mı?
Vardı.Yeni ayrıldık.

'Yakışıklısın dediklerinde utanıyorum'





“Küçük Kadınlar” dizisiyle büyük bir hayran kitlesi edinen Burak Sağyaşar, hakkında merak edilenleri Trendy’ye anlattı. Mütevazı oyuncu, iltifatlar karşısında çok utanıyormuş.


Oyunculuğa nasıl başladın?


10 yaşından beri bu mesleği yapmayı istiyordum. Fransız okulunda okurken bir çok tiyatro festivalleri ve amatör tiyatro grupları kurdular. Turnelere katıldık. Oradaki oyuncu koçlarından dersler aldık. 16 yaşındayken liseler arası tiyatro festivalinde ‘En İyi Erkek Oyuncu’ ödülünü aldım. Ödül almam beni biraz daha yüreklendirdi. İstanbul’a yerleştikten sonra da Gaye Sökmen Ajans’a gittim. Molped ve Ülker Rocco reklamlarında ve “Yemin” adlı dizide oynadım. Şu an da “Küçük Kadınlar”a devam ediyorum.

Neden üniversitede oyunculuk üzerine bir eğitim almayı tercih etmedin?

Konservatuvar sınavlarına hazırlanmıştım. Hatta tekstlerime kadar her şey hazırdı. Ama son dakikada Galatasaray Üniversitesi’ne karar verdim ve sosyoloji bölümüne girdim.

Oyunculuk üzerine bir eğitim almayı düşünüyor musun?

Kamera oyunculuğu aldım. Ama; “Tam olarak piştim” diyemem. Oyuncu koçum Uğur Demirpehlivan’dan hala dersler alırım.

Annenin yapımcı olması senin diğer oyuncu adaylarından 1-0 önde başlamanı sağlıyor. Peki hiç diğerlerine haksızlık olabileceğini düşündün mü?

Ailede film dünyasından biri varsa bir şekilde insanı içine alıyor. Ben doğduğum zaman zaten annem yönetmenlik yapıyordu. 3 yaşından beri setlerde büyüdüm diyebilirim. Bu yüzden belki de etkilenmişimdir. Fakat bazı zamanlarda insanların anne babalarının bu sektörde olması çok da iyi olmuyor. 1-0 önde miyim onu bilmiyorum. Ama annem ilk zamanlar çok karşı çıktı. Bu mesleği yapmamam gerektiğini söyledi. Fakat ben çok istiyordum. Ben çok çabuk fikir değiştiren bir insan olduğum için bana yardım etmeyeceğini söyledi. Ben de annemden habersiz Gaye Sökmen Ajans’a gittim ve anlaşma yaptım. Reklamlarda da oynadıktan sonra bu işi gerçekten sevdiğimi anladım. Oyunculuk gerçekten disiplin isteyen bir iş. Sabahın erken saatlerinde kalkmak, dinç olmak, setlerde belki de 24 saat çalışmak, sevmediğiniz zaman yapamayacağınız bir şey. “Yemin” dizisini Fox TV’ye annem yaptı. Bana o dizide ufak bir rol vereceğini, altından kalkıp kalkamayacağımı, işimde ne kadar disiplinli olabileceğime bakmak istediğini söyledi. Ben de set saatlerime uydum, hiçbir zaman olumsuz bir şey çıkarmadım ve sonunda anneme ne kadar istekli olduğumu ispat edebildim. Daha sonra ajansımdan “Küçük Kadınlar” dizisi için teklif geldi. Annemin yapımcı olmasının avantajı ise bu piyasadaki çoğu kişiyi tanıyor olmam. Dezavantajı da; ne yaparsam yapayım insanların çoğu zaman benim torpilli olduğumu düşünmeleri. Ama “Küçük Kadınlar”a kendi çabamla girdim. Zaten iyi oynamasam beni sette tutmazlar.

Kendini yetenekli olarak görüyor musun?

Ben hiçbir zaman; “Çok yetenekliyim, çok iyiyim” diye bir şey söylemedim. Ama severek yaptığım için galiba o da yüzüme yansıyor.

“Küçük Kadınlar” dizisiyle bir anda genç kızların idolu oldun. Bu durum hoşuna gidiyor mu?

İlk zamanlarda bunları kuzenlerim takip ediyordu. Ben de sonradan internetten takip edince bir kitle oluşmaya başladığını gördüm. Bu kadar kısa sürede izleyenlerimin, sevenlerimin olması çok güzel bir şey.

İlerleyen zamanlarda da böyle devam etmesini ister misin?

“Sadece kızlar ya da erkekler olsun, bütün kızlar beni beğensin” diye bir arzum yok. Ama tabiî ki de bundan sonraki projelerimde de beni desteklemelerini isterim. Bir nevi onlar bizi duyuruyor.

Kendini yakışıklı mı buluyorsun, yoksa sevimli mi?

Böyle şeyler sorulduğunda çok utanıyorum. Ben aynanın karşısına geçip; “Yakışıklıyım ya da sevimliyim” gibi laflar söylemem. Ama sevimli olduğumu söylüyorlar.

Önümüzdeki zamanlarda dahil olmak istediğin bir proje var mı?

Sinema filminde oynamayı çok istiyorum. İnsanlara katkıda bulunabileceğim projelerde yer almak istiyorum. Bunun yanı sıra dizi, sunuculuk gibi işler de yapabilirim.

Canlandırdığın Utku karakteriyle Burak’ın ortak yönleri var mı?

İnsanları sevmesi ve mütevazılığı olabilir. Utku’yla o konuda aynıyız. Gençliğimi belki onun gibi yaşamadım. Ama onunla benzer yönlerimiz var. Ben o enerjimi ve sevimli hallerimi Utku’a çok iyi gösterebiliyorum.

Akrep burcusun. Akrep burcu olan kişiler genelde kinci olurlar. Sen de kin besler misin?

Kin duyar mıyım bilmiyorum. Ama asla yapılanı unutmuyorum. Karşımdaki kişiye içimde kin beslemem. Ama o kişinin bana yaptığı bir kötülüğü de asla unutmam.

Okul yıllarında nasıl bir öğrenciydin?

Çok haylazdım. Öğretmenlerin gözünde kötü bir öğrenciydim. Hiperaktif, bir sürü olay çıkarabilecek, zar zor sınıflarını geçen biriydim. O yıllara dönmek istemem.

Bir spor dalıyla uğraştın mı?

Küçüklüğümde tenis lisansım vardı. Basketbol oynadım, voleybol oynadım, yüzdüm, yazları okulla birlikte deniz sporları yaptım. Ama aralarında en çok sevdiğim spor dalı voleyboldu.

İlk aşkın ne zaman oldu?

13-14 yaşlarında oldu. Çok kapıldım ve çok dilim yandı.

Şu an hayatında birisi var mı?

Yok.

Hayranlarından gelen tepkiler nasıl?

Çok kibarca, nazikçe beğendiğini söyleyenler de, hayal gücü çok gelişmiş insanlar da var. Hepsini okuyorum. Hiç birini es geçmiyorum.

Kısa kısa Burak...

• 29 Ekim 1987 Adana doğumluyum.
• Ailemin tek çocuğuyum.
• 3 yaşında Ankara’dayken Fransız okulu Lycée Charles De Gaulle'de kreşe başladım. Sırasıyla ilkokul, ortaokul ve liseyi orada okudum.
• İstanbul’a taşındığımızda lise sonu Lycée Français Pierre Loti'de bitirdim. Şu an da Galatasaray Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nde okuyorum